Kayıtlar

Aralık, 2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

《Kış geldi firak açmadadır sînede yâre》

Refik Halid "Eski Yaz Akşamları" yazısında "şimdi hiçbir mevsim, sîneler firak nedir bilmiyor ve hiçbir mevsim sîneleri sızlatmıyor." diyor. Siz de "maziperest, nostaljiperver, melankoli düşkünü" demeyecekseniz birkaç şey karaladım. --- Kış geldi; çetin geçiyor... Şevki Bey'in hicaz şarkısını hatırlayarak, "Kış geldi firak açmadadır sînede yâre Vuslat yine mi kaldı güzel başka bahâre" diye bağlasam uygun olur değil mi? Neden acaba? Nedeni açık. Dinlediklerim, okuduklarım ve bir parça da yaşadıklarımdan bildiğim kadarıyla' eski hayat'ın yâdigârı bize bu duygular.  Hangi duygular?.. Kış gelir. Kar günlerce yağar, yollar kapanır. Artık ne bir haber gelir ne bir mektup. Sevgili ya yol vermeyen karlı yüce dağlara bakar; yahut gecenin bir vakti uluyan rüzgarla savrulan tipiye takılarak bir ürperti, bir korku duyar. Yorganına (yalnızlığına) sarılır, güvenli bir yer arar. İşte bu kışın kara yüzüdür. Hasret ve gurbet kok...

Çiçekler bize ne söyler?

   Fırtınalı, buz gibi bir kış akşamında, cadde başında bir çiçekçi durur.    Gelip geçene küçücük, mor, pembe sümbül demetleri uzatır. Evlere çiçek gitsin, akşamlarımız yumuşasın, ışısın ister gibi... Belki bir demetçik sümbül yahut fulya ile kışın ayazı kırılacak, yüreğimiz ısınacaktır. Küçük, daracık evlerimizde tutup baharı düşleyeceğiz.    Çiçeklerin de kendilerine özgü dilleri vardır bilir misiniz? Hepsinin daha adında zengin çağrışımlar, ince anlamlar yatar. Türüne, rengine ve biçimine göre, her çiçeğin bize bir söylediği vardır. Yahut, biz zaman içinde onlara gönlümüzden geçen anlamları yüklemişizdir. Portakal çiçeği ümit demektir mesela. Kadife çiçeği ümitsizlik; lâle sakadatsizlik...    Çiçeklerin dilinden en çok anneler anlar. Kadınlar içlerini çiçeklere döker, onlarla söyleşirler. Ve evinin her köşesini minik bir bahçeye çevirir kadın. Sonra kendince isimler takar çiçeklere: Hanımeli, hanım düğmesi, hanım sallandı, cemali ...